Suçta Tekerrür Nedir? Mükerrirlere Özgü İnfaz Nedir?

Tekerrür Nedir?

Ceza, İnfaz Hukukunda Tekerrür Nedir?

Türk Ceza Hukukunda; bir şahıs hakkında önceden işlenen suçtan dolayı verilen ceza hükmünün kesinleşmesinden sonra aynı şahıs tarafından kanunda belirtilen süreler dolmadan yeni bir suçun işlenmesi halinde, ilgili mahkemece yapılacak yargılamada şahıs hakkında verilecek yeni cezanın infazında tekerrür hükümleri uygulanmaktadır. Hakkında tekerrür hükümleri uygulanan kişiye de mükerrir denir.

Tekerrür Nedir?

Tekerrür, bir şahıs tarafından daha önce işlenen suçla ilgili yapılan yargılamada şahıs hakkında verilen cezanın kesinleşmesinden sonra kanunda belirtilen süreler içerisinde aynı şahıs tarafından ikinci bir suç işlenmesidir.

Suçta Tekerrürün Hukuki Niteliği Nedir?

Tekerrür hükümleri Türk Ceza Kanunumuzun 58. maddesiyle beraber Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108. maddesinde düzenlenmiş olup ülkemizin hukuk sisteminde tekerrür hem bir infaz hukuku kurumu hem de bir güvenlik tedbiri olarak kabul edilmektedir.

Suçta Tekerrür Hükümlerinin Uygulanma Şartları
Suçta Tekerrür Hükümlerinin Uygulanma Şartları

Suçta Tekerrür Hükümlerinin Uygulanma Şartları Nelerdir?

TCK’nin 58. maddesi uyarınca önceden işlenen suçtan dolayı verilen hükmün kesinleşmesinden sonra yeni bir suçun işlenmesi hâlinde, sanık hakkında tekerrür hükümleri uygulanacaktır. TCK’nın 58. maddesi uyarınca kişinin mükerrir sayılması için ilk hükmün kesinleşmesinden sonra ikinci suçun işlenmesi yeterli olmaktadır. Tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için önceki hükmün kesinleşmesi ve ikinci suçun kesinleşmeden sonra işlenmesi yeterli olup cezanın infaz edilmiş olmasına gerek bulunmamaktadır. Ancak kanun koyucu tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için önceki cezanın infaz edilmesi şartını aramadığı hâlde, infazdan sonra belirli bir sürenin geçmesi hâlinde tekerrür hükümlerinin uygulanmayacağını hüküm altına almıştır.

Buna göre, beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl, beş yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına mahkûmiyet hâlinde ise cezanın infaz tarihinden itibaren üç yıl geçmekle tekerrür hükümleri uygulanmayacaktır. Yine tekerrüre esas alınacak suçların manevi unsurlarının aynı olması gerekmektedir. Kasıtlı işlenen bir suçtan dolayı cezası kesinleşen sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için ikinci suçun da kasıtlı işlenmesi gerekmektedir. Keza taksirli bir suçtan dolayı cezası kesinleşen sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması için ikinci bir suçun da taksirle işlenmesi gerekmektedir. Tekerrür hükümleri uygulanan ceza mahkumiyetinin hapis cezası olması gerekir. Adli para cezası hakkında tekerrür hükümleri uygulanmaz. Nitekim suçta tekerrür hükümlerinin icrası için aşağıdaki 5 şartın gerçekleşmesi gerekmektedir:

  1.  Suçta Tekerrür ve Kesinleşmiş Ceza Mahkumiyeti Şartı Bulunmalıdır.
  •  Tekerrür Uygulaması İçin Cezanın İnfazı Şart Değildir.
  •  Tekerrüre Esas Suçların Manevi Unsuru Aynı Olmalıdır.
  •  Kanunda Belirtilen Süre Koşullarının Sağlanması Gerekmektedir.
  •  Tekerrür Hükümleri Uygulanan Sonuç Cezanın Hapis Cezası Olması Gerekmektedir.

Suçta Tekerrür ve Kesinleşmiş Ceza Mahkumiyeti Şartı

    Türk Ceza Kanunumuzun 58. Maddesi gereğince önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra yeni bir suçun işlenmesi halinde, tekerrür hükümleri uygulanır. Bir sanık hakkında yapılan yargılamada verilecek cezada tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için sanığın işlediği önceki bir suçtan dolayı kesinleşmiş bir ceza mahkumiyetinin olması gerekir. Kanun koyucu sanık hakkında önceki verilen ceza mahkumiyetinin yaptırımının hapis cezası veya adli para cezası olarak sınırlandırmamıştır. Bu nedenledir ki sanık hakkında verilen cezalar hapis cezası veya adli para cezası olabilir.

İlk işlediği suç nedeniyle yargılanıp mahkum olan sanığın bu ilk suçunun cezasının kesinleşmesinden sonra kanunda belirtilen süreler içerisinde ikinci bir suçun işlendiği taktirde tekerrür hükümleri uygulama alanı bulacaktır. İşte bu kesinleşmiş cezadan sonra ikinci bir suç işlenmesi halinde tekerrür hükümleri uygulanır. Sanık hakkında verilen cezanın kesinleşmesi, yerel mahkeme tarafından verilen mahkumiyet kararının istinaf veya temyiz edilmiş olması halinde, bu kanun yollarının tüketilmesiyle mümkün olur.

Tekerrür Uygulaması İçin Cezanın İnfazı Şart Mı?

   Tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için önceki hükmün kesinleşmesi ve ikinci suçun kesinleşmeden sonra işlenmesi yeterli olup cezanın infaz edilmiş olması gerekmemektedir.

 Suçların Niteliğine Dair Tekerrür Şartları Nelerdir?

   Tekerrüre esas alınacak suçların manevi unsurlarının aynı olması gerekmektedir. Kasıtlı işlenen bir suçtan dolayı cezası kesinleşen sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için yargılaması yapılan ikinci suçun da kasıtlı işlenmesi gerekmektedir. Keza taksirli bir suçtan dolayı cezası kesinleşen sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması için yargılaması yapılan ikinci bir suçun da taksirle işlenmesi gerekmektedir. Aksi halde suçlardan birinin manevi unsurunun diğerinden farklı olması halinde tekerrür hükümlerinin uygulanmasının herhangi bir elverişliliği kalmayarak orantılı ceza tayini ilkesine aykırılık oluşacaktır. Yine Türk Ceza Kanunumuzun 58. maddesinin 4. fıkrası uyarınca kasıtlı suçlarla taksirli suçlar ve sırf askerî suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükümleri uygulanmaz. Kasten öldürme, kasten yaralama, yağma, dolandırıcılık, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti ile parada veya kıymetli damgada sahtecilik suçları hariç olmak üzere; yabancı ülke mahkemelerinden verilen hükümler tekerrüre esas olmaz.

Suçta Tekerrür Uygulaması için Süre Şartı
Suçta Tekerrür Uygulaması için Süre Şartı

Suçta Tekerrür Uygulaması için Süre Şartı Kaç Yıldır?

   Tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi noktasında gerekli olan en temel husus bireyin işlediği ikinci suçun kanunda öngörülen süreler içinde işlenmiş olmasıdır. Tekerrür hükümleri, önceden işlenen bir suçtan dolayı; beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl, beş yıl veya daha az süreli hapis ya da adlî para cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren üç yıl geçtikten sonra işlenen suçlar dolayısıyla uygulanmaz.

   Tekerrüre ilişkin belirlenen bu süreler cezanın başlangıcı ile değil daha önceki cezanın infaz edildiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Kişiye verilen cezalar infaz edilmediği müddetçe tekerrür hükümlerinin her zaman uygulanabileceği belirtilmektedir. Cezanın infaz edilmemiş olması ise yalnızca tekerrür sürelerinin işlemeye başlamasını engelleyen bir durumdur. Ancak infaz edilmeme durumu tekerrür hükümlerinin uygulanması noktasında bir engel teşkil etmemektedir.

Tekerrür Hükümleri Ne Zaman ve Ne İçin Uygulanır?

Türk Ceza Kanunu’nun 58. maddesinde tekerrür; kişinin önceden işlediği bir suçtan dolayı kesin hüküm verildikten sonra yeni bir suç işlemesi durumunda kişi hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanacağı şeklinde ifade edilmektedir. Buna göre, kişinin önceden işlediği bir suça dair kesin hüküm verilmesinin ardından yeni bir suçun meydana gelmesi hâlinde tekerrür hükümleri uygulanacaktır. Türk Ceza Kanunu’nun; tekerrürü, bireyi ilk defa suç işleyen kişilere göre daha tehlikeli olarak değerlendirmeye neden olan bir unsur olarak kabul ettiğini söylemek mümkündür.  Tekerrür, hem ilk defa suç işleyen kişilerin yeni bir suç işlemesi veya birden fazla suç işlemesinin engellenmesi hem de toplumun devamlı suçtan mağdur olma tehlikesini en aza indirmek amacıyla düzenlenen bir ceza hukuku kurumudur.

Suçta Tekerrür Hükümlerinin Uygulanamayacağı Haller

  1. Türk ceza Kanunumuzun 58. Maddesi uyarınca fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz.
  • Davanın zamanaşımına uğraması, mahkûmiyet durumunun gerçekleşmemesine neden olacağı için bu durumda tekerrür hükümlerinin uygulanması mümkün olmayacaktır.
  • Şikâyete dayalı suçlarda şikâyetin geri alınması durumunda tekerrür hükümleri uygulanamaz.
  • Kişinin ceza mahkûmiyetine dair hükümlerin kesinleşmediği durumlarda suçun sayısı ne olursa olsun hükmün kesin olmaması nedeniyle tekerrür hükümleri uygulanamaz.
  • Suç olarak görülen fiilin, yapılan değişikliklerle suç olmaktan çıkması durumunda tekerrür hükümleri uygulanamaz.
  • Genel affın yaşanması durumunda da tekerrür hükümleri uygulanamaz.
  • Ön ödemenin gerçekleşmesi durumunda herhangi bir ceza mahkûmiyet kararı verilmeyeceğinden önceden işlenen suçlarda ve ön ödemenin uygulandığı suçlarda tekerrür hükümleri uygulanamaz.
  • Türk Ceza Kanunumuzun 57. maddesinde yer alan akıl hastalarına dair güvenlik tedbirleri ile 56. maddesinde yer alan çocuklara özgü güvenlik tedbirleri de tekerrüre esas alınamayacaktır.
  • Kabahatler Kanunu uyarınca verilen idari para cezasına dair mahkûmiyet ve disiplin cezaları da ceza mahkemeleri tarafından verilse bile tekerrür hükümleri uygulanamaz.
Suçta Tekerrür ve Genel Af – Özel Af
Suçta Tekerrür ve Genel Af – Özel Af

Suçta Tekerrür ve Genel Af – Özel Af

   Genel af, mahkumiyeti bütün hukuki sonuçlarıyla ortadan kaldırdığından, genel affa uğramış mahkumiyetler tekerrüre esas alınamaz. Özel af uygulaması genel aftan farklı olarak cezaya dair bütün sonuçları ortadan kaldırmaz. Bu af uygulamasında mahkûmiyet durumunda herhangi bir değişiklik meydana gelmez. Özel af sonucunda mahkûmiyet durumunun kalması, 81. maddede belirtilen süreler dahilinde tekrar suç işlenmesi durumunda tekerrür uygulanması sonucunu doğuracaktır.

Suçta Tekerrür ve Önceki Mahkumiyetin Verildiği Eylemin Suç Olmaktan Çıkması

   Tekerrüre esas alınan suçlardan birinde veya ikisinde de suç konusu olan eylem ve hareketlerin daha sonra çıkan bir kanun ile suç olmaktan çıkarılması durumunda, bu eylem ve hareketler hakkında tekerrür hükümleri uygulanamaz.

Suçta Tekerrür ve Şikâyetten Vazgeçme
Suçta Tekerrür ve Şikâyetten Vazgeçme

Suçta Tekerrür ve Şikâyetten Vazgeçme

   Şikâyete dayalı suçlarda şikâyetin geri alınması durumunda tekerrür hükümleri uygulanamaz. Şikâyete bağlı suçlarda davacının şikâyetinden vazgeçmesi, hükmün kesinleşmesine kadar mümkündür. Şikâyetin geri alınması sonucunda herhangi bir mahkûmiyetin gerçekleşmeyecek olmasından dolayı bu hallerin varlığında tekerrürden söz edilemez.

Suçta Tekerrür ve Uzlaşma

   Uzlaşma durumunda sanık bir cezaya mahkum olmadığından sanık hakkında tekerrür hükümleri uygulanamaz.

Suçta Tekerrür ve Zamanaşımı
Suçta Tekerrür ve Zamanaşımı

Suçta Tekerrür ve Zamanaşımı

   Davanın zamanaşımına uğraması, mahkûmiyet durumunun gerçekleşmemesine neden olacağı için bu durumda tekerrür hükümlerinin uygulanması mümkün olmayacaktır. Bununla birlikte ceza zamanaşımı; kesinleşmiş bir ceza olmakla beraber infaz konusunda bir uygulama yapılmaması durumudur. Bu noktada ceza zamanaşımında kesinleşmiş bir ceza olduğu için tekerrür durumuna engel bir husustan söz edilemez

Suçta Tekerrür ve Ön Ödeme

    Ön ödemenin gerçekleşmesi durumunda sanık hakkında herhangi bir ceza mahkûmiyet kararı verilmeyeceğinden önceden işlenen suçlarda ve ön ödemenin uygulandığı suçlarda tekerrür hükümleri uygulanamaz.

Suçta Tekerrür ve Cezanın Ertelenmesi

   Türk Ceza Kanunumuzun 51. maddesi uyarınca hakkında erteleme kararı verilen kişinin; denetim süresi yükümlülüklere uygun veya iyi halli olarak geçirildiği takdirde, ceza infaz edilmiş sayılır. Ceza infaz edilmiş sayıldığı için şahıs tarafından kanunda belirtilen süreler içerisinde ikinci bir suçun işlenmesi ile birlikte tekerrür hükümleri uygulama alanı bulacaktır.

Suçta Tekerrür ve Koşullu Salıverme

   Koşullu salıverilen hükümlü kanunda belirtilen süreler içerisinde ikinci bir suç işlerse hakkında suçta tekerrür hükümleri uygulama alanı bulacaktır.

Suçta Tekerrür ve Düşme Kararları

   Hem cezanın düşmesi hem de davanın düşmesi durumunda kesinleşen mahkumiyet kararından bahsedilemeyeceği için düşme kararları tekerrüre esas alınamaz.

Suçta Tekerrür ve Yaş Küçüklüğü
Suçta Tekerrür ve Yaş Küçüklüğü

Suçta Tekerrür ve Yaş Küçüklüğü Ceza Hukukunda Suçta Tekerrürün Sonuçları

   Türk Ceza Kanunumuzun 58. maddesi uyarınca fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz.

Suçta Tekerrür Hükümleri Nasıl Uygulanır?

   Tekerrürün olması durumunda; ikinci suç nedeniyle verilen cezanın mükerrir olanlara özgü bir  infaz rejimine göre çektirilmesi ve bununla birlikte tekerrürü gerçekleştiren  kişi hakkında cezanın infaz edilmesinden sonra denetimli serbestlik tedbirin uygulanması gerekmektedir. 5275 sayılı İnfaz Kanunu md. 108/2 uyarınca suçta tekerrür hükümleri uygulanan kişiye uygulanacak infaz rejimi aşağıda anlatılacağı üzere “mükerrirlere özgü infaz rejimi”dir. Ancak, hakkında mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanan hükümlünün cezaevinde koşullu salıverilme süresi, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından daha fazla olamaz.

  1. Tekerrürün uygulanacağı durumlarda sanığın sabıka kaydının bütünsel olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Sanığa dair dosyada yer alan detaylar incelenmeli, çözüm bekleyen hususlar değerlendirilmeli ve sonuç olarak uygulanacak olan ceza üst sınırdan uygulanmalıdır.
  2. Uygulama esnasında sanığa ait dosyada yer alan mahkûmiyet kararlarından hangisinin tekerrüre esas alındığı mutlak suretle belirtilmelidir. Bu detaylandırma Yargıtay tarafından yapılabilecek olan şartların denetlenmesi açısından önemlidir. Buna ek olarak şartlı salıvermeye dair sürenin belirlenmesi konusunda da önem arz etmektedir.
  3. Sanığa dair mahkemeye gelen ilamlarda tekerrür hükümlerinin uygulanabileceği tespit edilirse bu noktada sevk maddelerine 5237 Sayılı Kanun’un 58. maddesi ile 5275 Sayılı Kanun’un 108. maddesi eklenmelidir. Mahkûmiyet kararlarında sanığın yaş durumu büyük öneme sahiptir.
  4. Kararların 18 yaş sınırının altında olma durumuna azami dikkat gösterilmelidir. Yaş hususu ilk mahkûmiyet itibariyle esas alınacak bir durumdur. Mahkeme tarafından verilecek olan ikinci cezanın niteliği de önemlidir. Verilecek olan ceza para cezası ise bu cezayla ilgili olarak tekerrür hükümleri uygulanmamalıdır.
  5. Sevk maddeleri içinde 58. maddeye yer verilmemişse mahkeme tarafından sanığa Ceza Muhakemesi Kanunu 226. madde uyarınca ek savunma hakkı tanınmalıdır. Savunmanın ardından verilecek olan hükümde tekerrürün uygulanması durumunda hangi ilamın tekerrüre esas alındığı belirtilmelidir.

Tekerrür ve Mükerrirlere Özgü İnfaz Rejimi

   Mükerrirlere ve bazı suç faillerine özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbirinin düzenlendiği 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 108. Maddesi uyarınca;[1]

Tekerrür hâlinde işlenen suçtan dolayı mahkûm olunan;

a) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının otuzdokuz yılının,

b) Müebbet hapis cezasının otuzüç yılının,

c) (Ek:14/4/2020-7242/49 md.) Birden fazla süreli hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde en fazla otuziki yılının,

d) Süreli hapis cezasının üçte ikisinin,

İnfaz kurumunda iyi hâlli olarak çekilmesi durumunda, koşullu salıverilmeden yararlanılabilir. Ancak, koşullu salıverilme oranı üçte ikiden fazla olan suçlar bakımından tabi oldukları koşullu salıverilme oranı uygulanır.

(2) Tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamaz.

(3) İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmez. Hükümlü hakkında ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanacağı hükümde belirtilir.

(4) İnfaz hâkimi, mükerrir hakkında cezanın infazının tamamlanmasından sonra başlamak ve bir yıldan az olmamak üzere denetim süresi belirler.

(5) Tekerrür dolayısıyla belirlenen denetim süresinde, koşullu salıverilmeye ilişkin hükümler uygulanır.

(6) İnfaz hâkimi, mükerrir hakkında denetim süresinin uzatılmasına karar verebilir. Denetim süresi en fazla beş yıla kadar uzatılabilir.

(7) Cezanın infazı tamamlandıktan sonra devam eden denetim süresi içinde, bu madde hükümlerine göre kendilerine yüklenen yükümlülüklere ve yasaklara aykırı hareket eden mükerrirler, infaz hâkimi kararı ile disiplin hapsine tabi tutulur. Disiplin hapsinin süresi on beş günden az ve üç aydan fazla olamaz.

(8) Çocuğa karşı işlenen bir suçtan dolayı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına veya müebbet hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde birinci fıkradaki koşullu salıverilme süreleri uygulanır.

(9) Birinci fıkradaki koşullu salıverme süreleri, 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 102 nci maddesinin ikinci fıkrasında tanımlanan cinsel saldırı suçundan, 103 üncü maddesinde tanımlanan çocukların cinsel istismarı suçundan, 104 üncü maddesinin ikinci ve üçüncü fıkrasında tanımlanan reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan, 188 inci maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçundan dolayı hapis cezasına mahkûm olanlar hakkında da uygulanır. (Ek cümle:14/4/2020-7242/49 md.) Ancak, süreli hapis cezaları bakımından koşullu salıverilme oranı, dörtte üç olarak uygulanır. 188 inci madde hariç olmak üzere bu suçlardan dolayı hapis cezasına mahkûm olanlar hakkında, cezanın infazı sırasında ve koşullu salıverildikleri takdirde denetim süresi içinde, aşağıdaki tedavi veya yükümlülüklerden bir veya birkaçına infaz hâkimi tarafından karar verilir:

a) Tıbbi tedaviye tabi tutulmak

b) Tedavi amaçlı programlara katılmak

c) Suçun mağdurunun oturduğu ve çalıştığı yerleşim bölgesinde ikamet etmekten yasaklanmak

d) Mağdurun bulunduğu yerlere yaklaşmaktan yasaklanmak

e) Çocuklarla bir arada olmayı gerektiren bir ortamda çalışmaktan yasaklanmak

f) Çocuklar hakkında bakım ve gözetim yükümlülüğünü gerektiren faaliyet icra etmekten yasaklanmak

(10) Dokuzuncu fıkra hükümleri çocuklar hakkında uygulanmaz.

(11) Bu maddenin dokuzuncu fıkrasının uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar, Sağlık Bakanlığının görüşü alınmak suretiyle Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan yönetmelikle düzenlenir.

Ceza Hukukunda Suçta Tekerrür ve Ek Savunma

   Sanık hakkında suçta tekerrür hükümleri uygulanacaksa mutlaka bu hususa ilişkin savunmasının alınması gerekir. Zira sanık hakkındaki cezalandırma talebinde sevk maddeleri içinde 58. maddeye yer verilmemişse mahkeme tarafından sanığa Ceza Muhakemesi Kanunu 226. madde uyarınca ek savunma hakkı tanınmalıdır. Savunmanın ardından verilecek olan hükümde tekerrürün uygulanması durumunda hangi ilamın tekerrüre esas alındığı belirtilmelidir.

Suçta Tekerrür ile İlgili Yargıtay Kararları

Müebbet Ağır Hapis Cezası ve Tekerrür Halinde İnfaz

   5275 Sayılı Kanun’un 108. maddesinin birinci fıkrasında, “(1) Tekerrür hâlinde işlenen suçtan dolayı mahkûm olunan; (2)a) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının otuzdokuz yılının, b) Müebbet hapis cezasının otuzüç yılının, c) (Ek:14/4/2020-7242/49 md.)(2) Birden fazla süreli hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde en fazla otuziki yılının, d) Süreli hapis cezasının üçte ikisinin, (2) İnfaz kurumunda iyi hâlli olarak çekilmesi durumunda, koşullu salıverilmeden yararlanılabilir. (Ek cümle:14/4/2020-7242/49 md.) Ancak, koşullu salıverilme oranı üçte ikiden fazla olan suçlar bakımından tabi oldukları koşullu salıverilme oranı uygulanır.” şeklinde düzenlemelere yer verildiği,

   Ayrıca, 765 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 70. maddesinde, “Birden çok ağırlaştırılmış müebbet ağır hapse mahkûmiyet halinde, bir yıldan az ve altı yıldan fazla; ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis ile müebbet ağır hapis cezasına mahkûmiyet halinde, dokuz aydan az ve beş yıldan fazla; birden çok müebbet ağır hapse mahkûmiyet halinde ise altı aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, hükmedilecek miktarı geceli gündüzlü bir hücrede tecrit edilmek üzere, ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis veya müebbet ağır hapis cezaları infaz olunur.” şeklinde düzenlemelerin yer aldığı,

   Somut olayda, hükümlü hakkında ilk suçun işlendiği tarihte yürürlükte bulunan 765 Sayılı mülga Türk Ceza Kanun’un uygulanması durumunda 36 yıl ve diğer şahsî hürriyeti bağlayıcı olan 2 yıl 6 ay 22 gün hapis cezasının yirmi günden az ve altı seneden fazla olmamak üzere geceli gündüzlü bir hücrede tecrit edilmek suretiyle ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezası olarak infazının gerektiği, 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’a göre infaz edilecek sürenin ise 40 yıl olduğu, hükümlünün cezalarının 5275 Sayılı Kanuna göre cezalarının içtima edilmesi yerine 765 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 73. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca içtima edilmesi ve bu içtima sonucu hükümlünün mahkum olduğu 2 yıl 6 ay 22 gün süreli hapis cezasının ayrıca mahkum olduğu müebbet hapis cezası içerisinde eriyerek on günden az ve üç seneden fazla olmamak üzere geceli gündüzlü bir hücrede tecrit edilmek suretiyle hükümlü hakkında yalnız bir kez müebbet hapis cezasının tatbik olacağı ve koşullu salıverilme süresinin hesaplanmasının hükümlü lehine olacağı gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” (Yargıtay 1. Ceza Dairesi E. 2023/5815 K. 2024/440 T. 19.1.2024)

Tekerrür (TCK m.58) Hükmünün Uygulamasına Esas Mahkumiyetin Gösterilmemesi

   Bahsolunan kanuni düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, her ne kadar hükümde tekerrüre esas alınan ilamın gösterilmesine gerek olmadığı, bu durumun Cumhuriyet Savcılığınca infaz aşamasında gözetilebileceği, sanık hakkında birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülüğün bulunması halinde ise, bunlardan en ağırının infaz aşamasında tekerrüre esas alınması gerektiği anlaşılmış ise de 5275 Sayılı Kanun’un 98. maddesinde yer alan ”Mahkumiyet hükmünün yorumunda veya çektirilecek cezanın hesabında duraksama olursa, cezanın kısmen veya tamamen yerine getirilip getirilmeyeceği ileri sürülür ya da sonradan yürürlüğe giren kanun, hükümlünün lehinde olursa, duraksamanın giderilmesi veya yerine getirilecek cezanın belirlenmesi için hükmü veren mahkemeden karar istenir” şeklindeki düzenleme gözetildiğinde Cumhuriyet Savcılığının tekerrüre esas alınacak mahkumiyeti belirlerken duraksama halinde mahkemesinden karar talep edebileceği anlaşıldığından… Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı usul ve kanuna aykırı görülmüştür.(Yargıtay 16. Ceza Dairesi E.2015/1195 K.2016/3709 T. 6.6.2016)

Örgüt Mensubu Suçlu Hakkında TCK m.58 Mahkumiyetin Kanuni Sonucudur

   Dosya kapsamına göre, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 58/9. maddesinde “Mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin, itiyadi suçlu, suçu meslek edinen kişi veya örgüt mensubu suçlu hakkında da uygulanmasına hükmedilir.” ve 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 107/4. maddesinde “Suç işlemek için örgüt kurmak veya yönetmek ya da örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçtan dolayı mahkûmiyet halinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuzaltı yılını, müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz yılını, süreli hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar cezalarının dörtte üçünü infaz kurumunda çektikleri takdirde, koşullu salıverilmeden yararlanabilirler.” şeklinde düzenlemelere yer verildiği,

   Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 13.06.2014 tarihli ve 2013/4273 esas, 2014/7365 Sayılı kararında, 5237 Sayılı Kanun’un 58/9. maddesindeki düzenlemenin infaza ilişkin olup kazanılmış hak oluşturmayacağı da gözetilerek suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, kurulan örgüte üye olmak suçlarından ve örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlardan mahkûm olan sanıklar hakkında anılan maddenin uygulanması hususunda Mahkemesince her zaman karar verilebileceğinin belirtildiği, somut olayda suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçundan cezalandırılan ve bahse konu suçları örgüt kapsamında işleyen hükümlü hakkında Adana (Kapatılan) 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin (CMK 250. Madde İle Görevli) 27.10.2011 tarihli ve 2008/5 esas, 2011/243 Sayılı kararı ile verilen mahkûmiyet hükümlerinin infazının 5275 Sayılı Kanun’un 107/4. maddesi gereğince yapılması gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır. (Yargıtay 6. Ceza Dairesi E. 2023/19227 K. 2024/6056 T. 14.5.2024)

Adli Sicil Kaydında Ertelemeli Ceza Hükmü ve Tekerrür Şartları

   Sanığın adli sicil kaydında görülen Konya 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2008/714 E. 2008/1223 K. sayılı ilamı ile 6136 Sayılı Kanun’un 13/1 maddesine aykırılık suçundan 1 yıl hapis cezasının tekerrüre esas olmasına karşın sanık hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanmamış olması,

   TCK’nin 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına dair hükmün Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 Sayılı kararıyla iptal edilmesi sebebiyle uygulanma olanağının ortadan kalkması,

   TCK’nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkûm olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağı gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş. (Yargıtay 18. Ceza Dairesi E. 2015/20853 K. 2017/1705 T. 15.2.2017)

Mükerrirlere Özgü İnfaz Rejiminde Denetim Süresi Nasıl Belirlenir?

   Mükerrirlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbirinin ne şekilde uygulanacağı, süresi ve bu konuda karar verecek merci 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 108. maddesinde düzenlenmiş olup, aynı maddenin 5. fıkrası ile de tekerrür dolayısıyla belirlenen denetim süresinde şartlı salıverilmeye ilişkin hükümlerin uygulanacağının hükme bağlandığı, bu sebeplerle denetimli serbestlik tedbirinin süresinin infaz aşamasında tayin ve tespitinin yapılması gerektiği gözetilmeden, infazı kısıtlar biçimde 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına hükmedilmesi, hukuka aykırı görülmüş olup bahse konu hukuka aykırılıklar Yargıtay tarafından giderilmiştir. (Yargıtay 11. Ceza Dairesi E. 2021/5918 K. 2024/2791 T. 5.3.2024)

Propaganda Suçunda Tekerrür Hükümleri

   TCK’nın tanımlar başlıklı 6/1. fıkrasının “g” bendi uyarınca yayın deyiminden elektronik kitle iletişim aracıyla yapılan yayınların da anlaşılacağı belirtilmiş olup, somut olayda internet ortamında sanığın rumuz isimler kullanarak kendisine ait facebook sayfasında propaganda eylemini gerçekleştirdiği anlaşılmakla, uygulama yapılırken 3713 sayılı Kanunun 7/2. maddesinin ikinci cümlesi uyarınca temel cezada yarı oranında arttırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi; farklı gün ve saatlerde facebook adlı sosyal paylaşım platformu üzerinden terör örgütü propagandası yapan sanığa verilen temel cezanın zincirleme suç nedeniyle TCK’nın 43/1 maddesi uyarınca artırılarak sonuç cezanın belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik ceza tayini; adli sicil kaydına göre tekerrür uygulamasına esas sabıka kaydı bulunan sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmaması; aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. (YARGITAY 3. CEZA DAİRESİ E. 2021/4530 K. 2022/3716 T. 20.6.2022)

   5237 Sayılı TCK’nin 58/9. maddesi infaz rejimi ile ilgili olup kazanılmış hak oluşturmayacağı da gözetilerek kabule göre terör örgütünün propagandasını yapma suçundan mahkum olan sanık hakkında anılan maddenin uygulanması konusunda her zaman bir karar verilmesi mümkün görülmüştür.(Yargıtay 9. Ceza Dairesi – Karar:2011/3073)

Tekerrür ve Aleyhe Bozma Yasağı
Tekerrür ve Aleyhe Bozma Yasağı

Tekerrür ve Aleyhe Bozma Yasağı

   Hükümlü hakkında Kırklareli 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 04.04.2022 tarihli ve 2022/75 Esas, 2022/220 Sayılı Kararı ile kurulan mahkûmiyet hükmüne ilişkin gerekçeli kararın ilk sayfası dışındaki sayfa içeriklerinin farklı bir dosyaya ait olduğu, olay anlatımları ve sanık bilgilerinin mevcut dosyadan farklılık arz ettiği, sehven başka bir şahsa ait dosyaya ilişkin içeriğin kararda yer aldığı, nitekim hükümlünün suç tarihi itibariyle tekerrüre esas sabıkası bulunmamasına rağmen hakkında 5237 Sayılı Kanun’un 58 maddesinin altıncı fıkrası uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanması,

   Kırklareli 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 09.10.2015 tarihli ve 2015/287 Esas, 2015/381 Sayılı Kararının yalnızca hükümlü müdafii tarafından temyiz edildiği gözetilmeksizin, bozma sonrası yeni kurulan hükümde aleyhe bozma yasağı gözetilmeksizin netice cezanın 3 ay 22 gün hapis cezası olarak tayin edilmesi suretiyle fazla cezaya hükmedilmesi, Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür. (Yargıtay 6. Ceza Dairesi E. 2023/15841 K. 2023/14598 T. 23.11.2023)

İkinci Kere Tekerrür Hükümlerinin Uygulanabilmesinin Şartı

   5275 sayılı Kanun’un 108. maddesinin 3. fıkrasında “ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmez” düzenlemesine yer verilmiştir. Buna göre, sanık hakkında birinci tekerrür şartlarının oluşması nedeniyle tekerrür hükümleri uygulandıktan ve tekerrür uygulanan mahkûmiyet kesinleştikten sonra, yeniden tekerrür hükümlerinin uygulanmasını gerektiren bir suçun işlenmesi halinde ikinci kez tekerrür hükümleri uygulanacak ve hükümlü artık koşullu salıvermeden yararlanamayacaktır. Ancak, ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için, ilk kez mükerrirlere özgü infaz rejiminin 5237 sayılı TCK’nin 58. maddesi kapsamında uygulanması gerekmektedir. Somut olayda ilk mükerrirliğin, 765 sayılı TCK’nın 81. maddesi ile oluşması ve bu suretle önceki cezanın arttırılması nedeniyle buna dayanılarak sanık hakkında ikinci defa mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanması şartları oluşmadığından sanık hakkında ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi, bozma nedenidir. (Yargıtay 10. Ceza Dairesi E. 2022/11004 K. 2022/9302)

Daha fazla faydalı bilgi edinmek veya konuyla ilgili ceza avukatı ile iletişime geçmek isterseniz hemen bize ulaşabilirsiniz.

Suçta tekerrür ne demek?

Bir şahıs tarafından daha önce işlenen suçla ilgili yapılan yargılamada şahıs hakkında verilen cezanın kesinleşmesinden sonra kanunda belirtilen süreler içerisinde aynı şahıs tarafından ikinci bir suç işlenmesidir. Bu durumla karşılaşan kişiye de mükerrir denir.

Tekerrür Süresi Kaç Yıl?

Tekerrür hükümleri, önceden işlenen bir suçtan dolayı; beş yıldan fazla süreyle hapis cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren beş yıl, beş yıl veya daha az süreli hapis ya da adlî para cezasına mahkûmiyet halinde, bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren üç yıl geçtikten sonra işlenen suçlar dolayısıyla uygulanmaz.

2 Kez Tekerrür Cezanın Hepsini Yatar Mı?

İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmemekle beraber cezanın tamamı infaz edilmektedir.

Tekerrür Suçlara Af Var Mı?

Genel af, mahkumiyeti bütün hukuki sonuçlarıyla ortadan kaldırdığından, genel affa uğramış mahkumiyetler tekerrüre esas alınamaz. Özel af uygulaması genel aftan farklı olarak cezaya dair bütün sonuçları ortadan kaldırmaz. Bu af uygulamasında mahkûmiyet durumu olduğu gibi kalır. Özel af sonucunda mahkûmiyet hükmünün değişmemesi, 81. maddede belirtilen süreler dahilinde tekrar suç işlenmesi durumunda tekerrür uygulanması sonucunu doğuracaktır.

  • Türk Dünyası Araştırmaları, Kasım – Aralık 2019 Cilt: 123 Sayı: 243 Sayfa: 431-446

[1] https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=5275&MevzuatTur=1&MevzuatTertip=5

Bir yanıt yazın

İçindekiler

Son İçerikler

Kategoriler