Boşanma Sebepleri Nelerdir?

Boşanma Sebepleri

Evliliğin yasal olarak bitirilmesi anlamına gelen boşanma, pek çok farklı etkene dayanabilir. Bu kararı şekillendiren unsurlar arasında toplumsal normlar, bireysel tercihler ve ekonomik durumlar öne çıkar. İletişim eksiklikleri, güven kaybı, maddi sorunlar, şiddet, ilgisizlik ve çiftler arasındaki uyum bozuklukları en yaygın boşanma sebepleri arasında yer alır.

Ayrıca, tarafların zamanla değişen beklentileri ve hayata bakış açılarındaki farklılıklar da evliliğin sona ermesinde etkili olabilir. Çözüm Hukuk olarak, ilişkilerin bitmesine neden olan temel durumları aşağıda sıraladık.

Özel Boşanma Nedir?

Türk Medeni Kanunu’nun 4721 sayılı düzenlemesi uyarınca, boşanma davaları iki başlık altında incelenebilir: “Özel” ve “genel boşanma sebepleri”. Özel nedenler, genellikle eşlerin yaşadığı ciddi olaylara veya yaşam tarzlarına dayalıdır. Örneğin, sürekli alkol ya da madde kullanımı, ciddi borçlanmalar ya da tekrarlayan şiddet vakaları mahkeme tarafından değerlendirilebilir.

Bu tür durumlar, hem sürecin daha hızlı ilerlemesine hem de bireylerin haklarının korunmasına yardımcı olur. Ayrıca, duygusal bağın zayıflaması ya da taraflar arasındaki iletişimin tamamen kopması da özel boşanma taleplerini güçlendiren önemli nedenlerdendir. Bu tür davalarda uzman bir boşanma avukatından destek almak sürecin sağlıklı yönetilmesini sağlayabilir.

Genel Boşanma Nedir?

Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesi kapsamında ele alınan boşanma gerekçeleri, evlilik birliğini temelden sarsan davranışları içerir. Taraflardan birinin, diğerine karşı saygısız davranışlar sergilemesi, sadakat yükümlülüğünü ihlal etmesi ya da evlilik sorumluluklarını yerine getirmemesi genel boşanma kapsamında değerlendirilir.

Bunun yanısıra, küçük düşürücü söz ve hareketler, tehdit, fiziksel ya da duygusal şiddet gibi eylemler de bu kapsamda mahkemeye sunulabilir. Bu tür dosyalarda hakim, evliliğin artık sürdürülemez hale gelip gelmediğini olayın tüm yönleriyle değerlendirerek karara bağlar. Kanun, genel boşanma taleplerini üç ana başlık altında toplamıştır:

• Evlilik birliğinin temelinden sarsılması,
• Her iki eşin boşanma talebinde bulunması veya bir eşin açtığı davanın diğeri tarafından kabul edilmesi,
• Daha önce açılmış bir boşanma davasının reddedilmesinin ardından ortak hayatın yeniden kurulamaması.

Aldatma Boşanma Sebebi Midir?

Zina, yani Aldatma, eşlerden birinin evlilik devam ederken isteyerek başka biriyle cinsel birliktelik yaşaması olarak tanımlanır. Bu durum, evlilik içerisindeki sadakat ilkesine ciddi bir ihlal teşkil ettiği için mutlak boşanma nedeni olarak değerlendirilir.

Türk Medeni Kanunu kapsamında zina, özel ve kesin nedenlerden biri olarak kabul edilmektedir. İlgili fiilin mahkeme nezdinde kanıtlanması durumunda, hâkim başka bir sebep aramadan boşanmak için haklı sebepler kapsamında boşanmaya karar verebilir. Bu durum, zina olayının hukuki açıdan güçlü ve tek başına yeterli bir gerekçe olduğunu ortaya koyar.

Şiddetli Geçimsizlik Boşanma Nedeni Mi?

Toplumda şiddetli geçimsizlik olarak bilinen ve evlilik ilişkisini derinden sarsan durumlar, Türk Medeni Kanunu’na göre genel boşanma gerekçesi kapsamında değerlendirilir. Bu tür uyuşmazlıklar, terk, aldatma, hayata kast, suç işleme ya da onursuz bir yaşam sürme gibi özel nedenlerden farklı olarak daha geniş bir kapsama sahiptir.

Belirli olaylarla sınırlı olmayan bu genel gerekçe, çiftlerin arasında yaşanan pek çok sorunun değerlendirilmesine olanak tanır. TMK’nın 166/1. maddesinde de belirtildiği üzere, evlilik ilişkisi ortak hayatın sürdürülmesini beklemeyecek ölçüde zarar görmüşse, taraflardan biri mahkemeye başvurarak boşanma davası açabilir. Bu tür durumlar, çoğunlukla boşanma nedenleri arasında en sık karşılaşılanlardandır.

Eşin Evi Terk Etmesi Boşanma Nedeni Mi?

Türk Medeni Kanunu’nun 164. maddesinde düzenlenen “terk”, eşlerden birinin aile birliğinden doğan sorumlulukları kasıtlı olarak yerine getirmemesi ve geçerli bir sebep sunmadan evden ayrılması anlamına gelir. Evlilik ilişkisi, tarafların birlikte yaşamalarını esas alır. Ancak eşlerden biri bilinçli bir şekilde ortak yaşamdan uzaklaşır ve geri dönmezse, diğer eş bu durumu yasal zemine taşıyarak boşanma talebinde bulunabilir.

Ekonomik Sorunlar Boşanma Nedeni Mi?

Ekonomik sorunlar, özellikle de mali baskı ve kısıtlama şeklinde tezahür eden ekonomik şiddet, Türk hukuk sisteminde boşanma gerekçesi olarak kabul edilmektedir. Maddi durumu yeterli olan eşin diğer eşin temel ihtiyaçlarını karşılamaması, harçlık vermemesi ya da parasal özgürlüğünü engellemesi bu kapsamda değerlendirilebilir. Bu gibi durumlar, taraflar arasında ciddi geçimsizliklere yol açarak evlilik bağını zayıflatır ve mahkemelerce eşlerin boşanma sebepleri arasında dikkate alınabilir.

Eşin Aile Bireylerine Kötü Davranması Boşanma Nedeni Mi?

Bir eşin, diğerinin ailesine karşı sergilediği olumsuz tutumlar ve kırıcı davranışlar, evlilik bağını zedeleyen ciddi bir etken olabilir. Bu durumun mahkemeye taşınması halinde, hâkim söz konusu davranışların derecesini ve evlilik üzerindeki etkisini değerlendirerek karar verir. Eğer bu tutumlar, ortak hayatın sürdürülemez hale gelmesine yol açmışsa, boşanma kararı verilmesi mümkündür.

Psikolojik Şiddet Boşanma Nedeni Mi?

Eşlerden birinin diğerine yönelik her türlü baskı ve şiddet eylemi, elbette ki mahkemelerce boşanma gerekçesi olarak değerlendirilir. Aynı çatıyı paylaşan bireylerin huzurlu ve saygılı bir ortamda yaşama isteği en doğal beklentilerden biridir. Bu doğrultuda, taraflardan birinin evlilik yaşamını dayanılmaz kılacak sözlü, duygusal veya davranışsal saldırılarda bulunması, yasal olarak boşanma davasına temel oluşturur.

Örneğin, onur kırıcı ifadeler ya da aşağılayıcı muamele, boşanma talebinde bulunmak için yeterli nedenler arasında yer alabilir. Yargıtay’ın yerleşik kararlarına göre de psikolojik şiddet, evlilik birliğini sona erdirmek için geçerli bir nedendir.

İlginizi çekebilir: Anlaşmalı Boşanma Davası Ne Kadar Sürer?

Cinsel Uyumsuzluk Boşanma Nedeni Mi?

Kadın ya da erkeğin kusurundan kaynaklanan cinsel işlev bozuklukları, evlilik birliğini ciddi şekilde zedeleyebilecek durumlar arasında yer alır. Bu gibi uyumsuzluklar, Türk Medeni Kanunu çerçevesinde evliliğin temelinden sarsılması kapsamında değerlendirilmekte ve aynı zamanda tazminat talebine yol açabilecek durumlar olarak görülmektedir.

Cinsel ilişki kurulamaması, cinsel isteksizlik, erken boşalma, cinsel tiksinti, iktidarsızlık veya vajinismus gibi durumlar, çiftler arasında ciddi sorunlara yol açarak boşanma talebine neden olabilir. Sonuç olarak, bu tür problemler hukuken geçerli bir boşanma sebebi sayılır ve mahkemelerce dikkate alınır.

Evlilikte Güven Sorunu Boşanma Nedeni Mi?

Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesi kapsamında değerlendirilen evliliğin temelden sarsılması, geniş çerçeveli bir boşanma gerekçesidir. Sadakat yükümlülüğünü doğrudan ihlal etmese de, taraflardan birinin diğerinde ciddi bir güven kaybına yol açacak tutum ve davranışlar sergilemesi de boşanma talebine neden olabilir.

Aşırı kıskançlık, gereksiz sorgulamalar, uygunsuz yakınlaşmalar veya evlilik dışı ilişkiye dair şüphe uyandıran davranışlar bu kapsamda ele alınır. Yargıtay’ın içtihatları, bu tür olayları duruma göre esnek şekilde değerlendirerek karar verir.

Kumar Oynamak Boşanma Nedeni Mi?

Her ne kadar Türk Medeni Kanunu’nda kumar oynama fiili özel bir boşanma sebebi olarak açıkça belirtilmemiş olsa da, yüksek mahkeme kararlarında bu davranış aile sorumluluklarının ihlali kapsamında değerlendirilmiştir. Aile içi huzuru bozacak ve maddi zarar doğuracak şekilde sürekli kumar oynayan bir eş, ortak yaşamı sürdürülemez hale getirebilir. Bu tür durumlarda mahkemeler, boşanmayı haklı görebilir.

Alkol ve Madde Bağımlılığı Boşanma Nedeni Mi?

Alkol ya da uyuşturucu maddeye olan bağımlılık, evlilikte ciddi huzursuzluklara yol açtığında ve taraflardan birinin evlilik yükümlülüklerini yerine getirmesini engellediğinde, bu durum evliliği sürdürülemez hale getirebilir. Bu tür bir rahatsızlık nedeniyle açılan boşanma davaları, genellikle bağımlı eşin sorumluluklarını ihmal etmesi ve aile hayatını olumsuz etkilemesi üzerine kurulur. Sonuç olarak, yasal çerçevede diğer eşe ayrılık hakkı tanınmaktadır.

Eşin Çocuklara Kötü Davranması Boşanma Nedeni Mi?

Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesinin üçüncü fıkrasına göre, eşlerden birinin çocuklara ya da eşine yönelik ciddi ve olumsuz tutumlar sergilemesi durumunda, mağdur eşin mahkemeye başvurarak boşanma talebinde bulunması mümkündür. Bu tür davranışlar, aile yapısını derinden etkileyebilecek niteliktedir.

Evlilikte Sadakat Yükümlülüğünün İhlali Boşanma Gerekçesi Midir?

Boşanma sürecinde, tarafların birbirine olan sadakat yükümlülüğünü ihlal etmeleri, davanın sonucunu belirleyici şekilde etkileyebilir. Sadakatsiz davranışlar, delillerle desteklendiğinde mahkeme nezdinde boşanma gerekçesi olarak değerlendirilebilir. Ancak bu tür iddiaların somut kanıtlarla ispat edilmesi büyük önem taşır. Aksi halde, sadakat ihlali iddiası boşanma kararını etkilemeyebilir.

Ağız Kokusu veya Vücut Kokusu Boşanma Sebebi Midir?

Yargıtay’ın verdiği kararlara göre, eşte mevcut olduğu öne sürülen ağız ya da vücut kokusu gibi sağlık sorunlarının boşanma gerekçesi sayılabilmesi için bazı şartlar gereklidir. Öncelikle bu rahatsızlığın tedavi edilebilir olup olmadığı ve eşin tedaviyi reddedip etmediği araştırılmalıdır. Ayrıca, bu durumun diğer eş açısından evlilik yaşamını katlanılamaz hale getirip getirmediği sağlık kurulu raporlarıyla netleştirilmelidir. Tek başına bu sorun, otomatik olarak boşanma sebebi sayılmaz.

Aldatmaya Teşebbüs Boşanma Nedeni Mi?

Aldatmaya yönelik bir girişimde bulunulması, yani cinsel birliktelik gerçekleşmemiş olsa da böyle bir eylemin niyet olarak ortaya konması, Türk Medeni Kanunu’na göre boşanma nedeni olabilir. Eşin bir başkasıyla yakınlaşma teşebbüsü, cinsel birliktelik yaşanmasa bile hukuken dikkate alınmaktadır. Bu tür davranışlar somut delillerle desteklenirse, mahkeme tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı kanaatine varılabilir.

Cinsel İlişkiye Girmemek Boşanma Nedeni Mi?

Evet, Yargıtay içtihatlarına göre, eşlerden birinin haklı bir gerekçe sunmaksızın cinsel birliktelikten uzak durması, boşanma sebepleri arasında yer almaktadır. Bu tür bir tutum, evlilik yükümlülüklerinin ihlali olarak kabul edilir ve boşanma davasına konu olabilir.

Sağlığıyla İlgilenmeyen Eş Boşanma Nedeni Olur Mu? 

Eşler, evlilik süresince yalnızca maddi değil, aynı zamanda manevi anlamda da birbirlerine destek olmakla yükümlüdür. Özellikle ciddi bir sağlık sorunuyla karşılaşan eşe karşı ilgi ve bakım göstermek, Medeni Kanun’un 166. maddesinde düzenlenen yardım yükümlülüğünün bir parçasıdır. Eşinin hastalığıyla ilgilenmeyen kişi bu sorumluluğu yerine getirmemiş sayılır ve bu durum, mahkemelerce kusur olarak değerlendirilip boşanma davasında dikkate alınabilir.

Eşi Küçük Düşürücü Sözler Söylemek Boşanma Gerekçesi Sayılır Mı?

Evlilik birliği, eşler arasında karşılıklı sevgi, saygı ve güven üzerine kuruludur. Ancak, bu temel unsurları zedeleyen onur kırıcı davranışlar, evlilik birliğinin devamını imkânsız hale getirebilir. Türk Medeni Kanunu’nun 162. maddesine göre, onur kırıcı davranış mutlak boşanma sebebidir. 

Eşini Ailesiyle Birlikte Yaşamaya Zorlamak Boşanma Nedeni Mi?

Eşini ailesiyle birlikte yaşamaya zorlamak boşanma nedeni olarak kabul edilmektedir. Yargıtay kararlarına göre, böyle bir zorlamanın evlilik birliğinin temelinden sarsılması anlamına geldiği ve boşanma davasında zorlayan eşin kusurlu sayıldığı belirtilmiştir. Eşlerin karşılıklı rızası olmadan aileyle birlikte yaşamak hukuken zorunlu değildir ve bu durum evlilikte şiddetli geçimsizlik sebebi sayılır. 

Eşi Aşağılamak Boşanma Davasında Nasıl Değerlendirilir?

Evlilik sürecinde bir eşin diğerine yönelik küçültücü ifadeler kullanması, hukuken “kişilik onuruna saldırı” olarak değerlendirilir ve bu durum Türk Medeni Kanunu’na göre boşanma gerekçesi sayılmaktadır. Eşin onurunu zedeleyen sözler, alaycı tavırlar, aşağılama içeren davranışlar veya hakaret içerikli ifadeler, evliliği sürdürmeyi olanaksız kılabilir. Örneğin, eşin kişisel nitelikleriyle alay etmek ya da toplum içinde küçük düşürücü sözler sarf etmek, mahkemelerce onur kırıcı davranış olarak kabul edilmektedir.

Eşe veya Ailesine Tükürmek Boşanma Nedeni Mi?

Eşe veya ailesine tükürmek, Türk hukukunda boşanma nedeni olarak kabul edilmektedir. Yargıtay kararlarına göre, eşe tükürmek, hakaret ve küçük düşürme kapsamında değerlendirilir ve evlilik birliğini temelinden sarsan geçimsizlik sebebi sayılır. Bu tür davranışlar, müşterek hayatın devamına imkan vermediği için boşanma davası açılabilir. 

En Kolay Boşanma Sebepleri Nelerdir?

Boşanma sürecini hızlı ve sorunsuz şekilde tamamlamak isteyen çiftler için tek celsede boşanma sebepleri arasında öne çıkan durumlar şunlardır:

• Evlilik ilişkisinin ciddi biçimde sarsılması

• Karşılıklı rızaya dayanan (anlaşmalı) boşanmalar

• Eşlerden birinin ortak yaşamı terk etmesi

• Sadakatsizlik (zina)

• Fiziksel ya da ruhsal şiddet

• Aşağılama ve hakaret içeren tutumlar

• Sürekli anlaşmazlık ve iletişim eksikliği

Yukarıdaki, en kolay boşanma sebepleri, boşanma davalarında sıkça karşılaşılan ve mahkemelerce kabul gören gerekçelerdir. Ancak sürecin sağlıklı ilerlemesi açısından, her bir iddianın kanıtlanabilir olması ve tarafların duruşmada sergilediği yaklaşım önem taşır. 

Sıkça Sorulan Sorular