Kamu Davası Nedir?
Kamu davası, ceza yargılamasında, savcılığın suç işlendiğine dair yeterli şüphenin oluştuğunu değerlendirmesi üzerine açılan ceza davasıdır. Ceza mahkemelerinde savcılık tarafından açılan her dava kamu davası kapsamına girer. Kamu davaları, ister kişinin şikayeti sonucu başlatılsın ister savcının re’sen harekete geçmesiyle gündeme gelsin, hukuken kamu davası niteliği taşır. Suçun şikayete tabi olup olmaması, davanın kamu davası sayılmasını değiştirmez; her iki durumda da suçun toplum düzenine etkisi dikkate alınarak dava kamu adına yürütülür.
Kamu Davası Özellikleri Nelerdir?
Kamu davası örnekleri incelendiğinde, davalarının temel amacı, toplumun genel çıkarlarını ve kamu düzenini korumaktır. Kamu davası bireysel menfaatlerden çok, toplumsal yararın korunmasını hedef alır. Suç teşkil eden fiillerin ardından, devlet kamu otoritesi sıfatıyla davaya taraf olur ve süreci yönetir. Kamu davasının açılması, suç işleyenlerin adalet önünde hesap vermesini sağlar ve toplumda güven duygusunu pekiştirir.
Kamu davalarının günümüzdeki rolü, hem toplumsal düzenin sağlanmasında hem de bireysel hakların güvence altına alınmasında belirleyicidir. Hukuk sisteminin en temel unsurlarından biri olan kamu davaları, adaletin gerçekleştirilmesine katkı sunar. Kamu davasının nasıl açılacağı, hangi esaslara göre yürütüleceği ve hangi sonuçlara yol açacağı, hukuki süreçlerin işleyişi etkilemektedir.
Kamu Davası Nasıl Açılır?
Kamu davasını açma yetkisi ve görevi, Cumhuriyet savcısına aittir. Savcı, yürüttüğü soruşturmanın ardından iddianame hazırlayarak görevli ve yetkili ceza mahkemesinde kamu davasını açar. Örneğin, İstanbul’un Bakırköy ilçesinde gerçekleşen nitelikli dolandırıcılık suçuna ilişkin soruşturmayı tamamlayan savcı, düzenlediği iddianame ile Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi’nde kamu davasını başlatır.
Takibi şikayete bağlı suçlarda, mağdurun veya şikayet hakkına sahip kişinin şikayette bulunması gerekir. Ancak suçun takibi şikayete bağlı değilse, savcı kendiliğinden harekete geçerek gerekli araştırmaları yapar, delilleri toplar ve yeterli şüpheye ulaşması halinde iddianame düzenleyerek dava açar.
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 170. maddesi uyarınca hazırlanan iddianamede şu bilgiler mutlaka bulunmalıdır:
- Şüphelinin kimlik bilgileri,
- Şüphelinin avukatı (müdafii),
- Mağdur, maktul ya da suçtan zarar görenin kimlik bilgileri,
- Mağdurun veya suçtan zarar görenin vekili ya da yasal temsilcisi,
- Gizliliğe engel teşkil etmediği sürece ihbarcının kimliği,
- Şikayette bulunan kişinin kimlik bilgileri,
- Şikayetin yapıldığı tarih,
- Yüklenen suç ve uygulanması gereken kanun maddeleri,
- Suçun işlendiği yer, tarih ve zaman aralığı,
- Suça ilişkin deliller,
- Şüphelinin tutuklu olup olmadığı; gözaltı veya tutuklama tarihleri ve süreleri.
İddianamede, suç teşkil eden olaylar mevcut delillerle ilişkilendirilerek somut şekilde anlatılır; suçla ilgisi bulunmayan bilgilere yer verilmez. Ayrıca iddianamenin sonuç kısmında yalnızca sanık aleyhine değil, lehine olan hususlar da belirtilir. Bu bölümde, işlenen suç sebebiyle talep edilen ceza ve güvenlik tedbirleri açıkça ifade edilir. Eğer suç, tüzel kişi faaliyeti kapsamında işlenmişse, o tüzel kişi hakkında uygulanacak güvenlik tedbirleri de iddianamede açıkça yer alır.
Kamu Davasını Kim Açar?
Kamu davasını açma yetki ve görevi, yalnızca Cumhuriyet savcılarına aittir. Savcı, yürüttüğü soruşturma sürecinde suç işlendiğine dair yeterli şüphe ve somut delil topladığında, iddianame düzenleyerek kamu davasını görevli ve yetkili ceza mahkemesinde açar. Kamu davasının başlatılabilmesi için savcının, suçun işlendiği yönünde makul kanaate ulaşması ve bunu hukuki dayanaklarla desteklemesi gereklidir.
Kamu Davası Ne Zaman Açılır?
Kamu davası, kanunda suç olarak tanımlanan fiillerin gerçekleşmesi durumunda açılır. Suçun işlenmesiyle birlikte kamu düzeninin bozulması veya toplumun ya da bireylerin zarar görmesi halinde savcılık devreye girer. Şikayete bağlı suçlarda mağdurun şikayeti üzerine dava açılırken, şikayete tabi olmayan suçlarda savcılık re’sen harekete geçerek soruşturma başlatabilir.
Yeterli şüphe oluştuğunda savcılık, iddianame hazırlayarak kamu davasını açar. Ceza mahkemelerine sunulan her dava, kamu davası niteliği taşır. Türk Ceza Kanunu başta olmak üzere, çeşitli özel ceza yasalarında düzenlenen suçlara dayanarak kamu davası açılması mümkündür.
Kamu davasının açılmasına sebep olabilecek bazı suç türleri aşağıdakilerdir:
- Taksirle yaralama,
- Cinsel saldırı,
- Mala zarar verme,
- Güveni kötüye kullanma,
- Kişilerin huzur ve sükûnunu bozma,
- Yalancı tanıklık,
- Toplum düzenini bozacak eylemler.
Kamu Davası Açma Yetkisi Kime Aittir?
Kamu davasının açılması görevi ve yetkisi, tamamen Cumhuriyet savcılarının sorumluluğundadır.
Kamu Davasına Katılma (Müdahil Olma)
Ceza yargılamasında müşteki, yani suçtan zarar gören kişi, şikayete tabi olsun ya da olmasın, kendisine karşı işlenen suç nedeniyle şikayetçi olma hakkına sahiptir ve bu çerçevede açılan kamu davasına katılabilir (CMK m. 237). Müşteki, mahkemeye sözlü ya da yazılı başvurarak davaya müdahil olma talebini iletebilir. Mahkeme, bu talebi kabul ettiği takdirde, müşteki “katılan” sıfatını kazanır ve davaya katılma hakkı elde eder.
Katılma talebi yalnızca ilk derece mahkemesi hüküm verene kadar yapılabilir. Davanın istinaf ya da temyiz aşamalarında katılma talebinde bulunmak mümkün değildir (CMK m. 237/2). Bununla birlikte, eğer ilk derece mahkemesi müştekinin katılma talebini reddederse, müşteki bu kararı istinaf ya da temyiz başvurusunda açıkça belirterek, üst mahkemelerin bu konuda değerlendirme yapmasını isteyebilir.
Kamu Davasının Düşmesi
Kamu davasında bazı hukuki durumlar meydana geldiğinde, mahkeme tarafından “düşme kararı” verilerek davanın sona erdirilmesi gerekir. Kamu davasının düşmesine yol açan başlıca durumlar:
- Kovuşturma Şartının Gerçekleşmemesi: Bazı suçların kovuşturulabilmesi için ilgili makamların izni gereklidir. Örneğin, Türk Ceza Kanunu’nun 299. maddesinde düzenlenen Cumhurbaşkanına hakaret suçunun kovuşturulması, Adalet Bakanı’nın iznine bağlıdır. Gerekli iznin verilmediği veya verilmeyeceğinin anlaşılması halinde, kamu davası düşürülür.
- Şikayetten Vazgeçme (TCK m.73/4): Şikayete tabi suçlarda, mağdur ya da suçtan zarar gören kişi şikayetinden vazgeçerse dava düşer. TCK m.73/4 uyarınca, kovuşturmanın şikayete bağlı olduğu durumlarda, şikayetin geri alınması kamu davasını ortadan kaldırır. Ancak, hüküm kesinleştikten sonra yapılan vazgeçmeler cezanın infazını engellemez.
- Uzlaşma (CMK m.253): Tarafların uzlaşması halinde, kamu davası sona erdirilir. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesine göre, tarafsız uzlaştırmacı eşliğinde mağdur ve fail arasında uzlaşma sağlanırsa, mahkemece dava düşürülür. Suç vasfının değişmesi halinde de, yeni suç tipi uzlaşma kapsamına giriyorsa, uzlaşma sonucunda davanın sona ermesi mümükündür.
- Dava Zamanaşımı (TCK m.66): Suçun işlendiği tarihten itibaren belirli sürenin geçmesiyle dava açılmamışsa veya açılan dava belirtilen süre içinde sonuçlandırılmamışsa, dava zamanaşımı süresi dolmuş olur ve kamu davası düşer. Bu durum, devletin cezalandırma yetkisinin sona erdiği anlamına gelir.
- Sanığın Ölümü (TCK m.64): Sanığın ölümü halinde kamu davası sona erdirilir. Ancak müsadereye tabi eşya veya çıkarların söz konusu olduğu durumlarda, bu hususlarla ilgili yargılama devam edebilir ve müsadere kararı verilmesi mümkündür.
- Genel Af (TCK m.65): Genel af ilan edilmesi durumunda kamu davası ortadan kalkar. Bu af türü, hem açılmış davaları hem de kesinleşmiş cezaları tüm sonuçlarıyla birlikte geçersiz kılar. Özel af ise kamu davasını düşürmez.
- Önödeme (TCK m.75): Sadece belirli hafif suçlar bakımından uygulanabilen önödeme kurumunda, failin belirlenen para miktarını ödemesi halinde kamu davası düşürülür. Bu kurum, uzlaşmaya tabi suçlar dışındaki bazı adli para cezası veya kısa süreli hapis cezası öngören suçlar için geçerlidir.
Kamu Davasında Hüküm Verilmesi
Kamu davasında yapılan yargılamanın sonunda mahkeme, mevcut delilleri ve hukuki değerlendirmeleri dikkate alarak hüküm verir. Bu hükümler ise kamu davasının sona erdiğini gösteren mahkeme kararını kapsamaktadır:
- Düşme Kararı: Kamu davasının sürdürülmesini engelleyen hukuki sebebin varlığı halinde verilen karardır.
- Mahkumiyet Kararı: Sanığın işlediği suçun sabit görülmesi halinde, mahkeme sanığı cezalandırır. Bu ceza hapis cezası veya adli para cezası olabilir.
- Beraat Kararı: Suç işlendiğine dair yeterli delil bulunmadığı veya fiilin suç teşkil etmediği durumlarda verilen karardır. Sanık, beraat kararı ile suçlamalardan aklanır.
- Ceza Verilmesine Yer Olmadığı Kararı: Fiilin suç oluşturduğu kabul edilmesine rağmen, belirli hukuki veya kişisel sebeplerle faile ceza verilmemesine karar verilir. Bu karar beraat hükmü niteliği taşımaz.
- Kamu Davasının Reddi Kararı: Aynı kişi hakkında aynı fiilden dolayı daha önce hüküm verilmiş veya halen devam eden dava varsa, mahkeme bu yeni davayı reddeder.
- Güvenlik Tedbirine Hükmedilmesi Kararı: Sanığın tehlikelilik durumuna göre, ceza yerine güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına karar verilir. Bu tedbirler, failin gelecekteki suç işleme riskine karşı önlem alınmasını amaçlar.
Kamu Davası Hangi Durumlarda Açılır?
Kamu davası, ceza hukuku kapsamına giren ve toplumsal düzeni etkileyen suçun işlendiğinin öğrenilmesi ile açılır. Kamu davalarının açılabilmesi için aranan temel şartlar:
- Öncelikle, yasalar çerçevesinde suç sayılan fiilin gerçekleşmiş olması gerekir. Suç, kamu düzenini, birey haklarını veya devletin güvenliğini tehdit eden niteliğe sahip olmalıdır.
- Suçun öğrenilmesiyle birlikte Cumhuriyet savcılığı tarafından soruşturma başlatılır. Soruşturma aşamasında elde edilen deliller doğrultusunda, suç işlendiğine dair yeterli şüphe bulunuyorsa kamu davası açılır.
- Kamu davası, şikayete bağlı suçlarda mağdurun şikayet etmesi şartıyla açılırken, şikayete bağlı olmayan suçlarda savcı kendiliğinden harekete geçerek davayı başlatabilir.
- Kamu davası açılması için yeterli delil bulunmasına rağmen, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 171/2 maddesine göre bazı hafif suçlarda dava açılması beş yıl süreyle ertelenebilir. Bu erteleme, şüphelinin daha önce kasıtlı suçlardan mahkum olmaması ve suçun üst sınırının üç yılı aşmaması şartına bağlıdır.
Kamu davasının temel amacı, suçun meydana gelmesi durumunda adaletin sağlanması, toplumun korunması ve faile uygun cezanın verilmesidir. Bu süreçte, hem mağdurun hakları hem de toplumun güvenliği göz önünde bulundurulur.
Kamu Davasına Giren Suçlar Nelerdir?
Türk Ceza Kanunu ve çeşitli özel ceza kanunlarında suç olarak tanımlanan fiillerin işlenmesi halinde, Cumhuriyet savcılığı tarafından kamu davası açılır. Kamu davası, hem şikayete tabi olan suçlarda mağdurun şikayeti üzerine hem de şikayete tabi olmayan suçlarda savcılığın re’sen harekete geçmesiyle başlatılır.
Türk Ceza Kanunu’nda şikayete bağlı olarak kovuşturulabilen suçlardan bazıları:
- Taksirle yaralama,
- Basit cinsel saldırı,
- Eşe karşı işlenen nitelikli cinsel saldırı,
- Ergin olmayanla cinsel ilişki,
- Basit cinsel taciz,
- Mal varlığına zarar verme,
- Konut dokunulmazlığını ihlal,
- Mala zarar verme,
- Güveni kötüye kullanma,
- Bedelsiz kalan senedi kullanma,
- Alacak tahsil amacıyla dolandırıcılık yapma,
- Yabancı devlet başkanına karşı suç işleme,
- Yabancı devlet temsilcilerine hakaret,
- Açığa atılan imzanın kötüye kullanılması,
- Yakın akrabalar arasında mala karşı işlenen suçlar,
- Yabancı devlet bayrağına hakaret,
- Israrlı takip,
- Hakaret,
- Özel hayatın gizliliğine karşı işlenen suçlar,
- Kullanma hırsızlığı.
Kamu Davası Nasıl Kapanır?
Kamu davasının sona ermesi, belirli yasal nedenlerin ortaya çıkmasıyla mümkündür. Bu tür durumlar meydana geldiğinde, mahkeme tarafından “düşme kararı” verilerek dava kapatılır. Kamu davasının düşmesine yol açabilecek başlıca sebepler:
- Şikayetten Vazgeçme: Takibi şikayete bağlı suçlarda mağdurun şikayetini geri çekmesi halinde kamu davası düşer. Ancak, takibi şikayete tabi olmayan suçlarda mağdurun şikayetten vazgeçmesi davanın kapanmasını sağlamaz; yargılama devam eder.
- Dava Zamanaşımı: Suçun işlendiği tarihten itibaren belirlenen sürede dava açılmazsa veya açılan dava süresi içinde sonuçlandırılamazsa, dava zamanaşımına uğrayarak kapanır.
- Genel Af: Meclis tarafından çıkarılan genel af kanunu sonucunda kamu davası sona erer.
- Sanığın Ölümü: Sanığın ölümü, ceza yargılamasını sona erdirir ve dava düşer. Ancak müsadereye tabi eşya söz konusu ise bu konuda yargılamaya devam edilir.
- Önödeme: Kanunda öngörülen bazı hafif suçlar bakımından, sanığın belirlenen miktarda parayı ödemesi halinde kamu davası düşer.
Kamu Davası Cezaları Nelerdir?
Ceza mahkemesi, kamu davasının sonunda uyuşmazlığı çözerek yargılamayı sonuçlandırır ve hüküm verir. Bu hüküm, ceza muhakemesi sürecini sona erdirir ve davanın esasını çözen nihai karardır. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/1. maddesi uyarınca kamu davasında verilebilecek hüküm türleri:
· Beraat Kararı: Sanığın isnat edilen suçtan sorumlu olmadığının anlaşılması halinde verilen karardır. Sanık aklanır ve cezaya hükmedilmez.
· Ceza Verilmesine Yer Olmadığı Kararı: Fiil suç teşkil etmesine rağmen, belirli hukuki sebepler nedeniyle sanığa ceza verilmesine gerek olmadığına karar verilir.
· Mahkumiyet Kararı: Suçun işlendiğinin sabit olduğu durumlarda, sanığın hapis veya adli para cezasına çarptırılmasına karar verilir.
· Güvenlik Tedbirine Hükmedilmesi Kararı: Suçtan dolayı ceza verilmesinin yanı sıra veya ceza yerine, failin tehlikeliliğini azaltmak amacıyla güvenlik tedbirleri uygulanmasına karar verilir.
· Davanın Reddi Kararı: Aynı fiil ve aynı sanık hakkında daha önce hüküm verilmiş veya dava açılmışsa, yeni açılan dava reddedilir.
· Davanın Düşmesi Kararı: Hukuki engellerin (zamanaşımı, af, ölüm, vb.) ortaya çıkması halinde kamu davası sona erdirilir.
Kamu Davasında Şikayet ve Şikayetten Vazgeçme
Takibi şikayete bağlı olan suçlar, Türk Ceza Kanunu’nda açıkça belirlenmiştir. Şikayete tabi suçlarda kamu davasının açılabilmesi için mağdurun veya suçtan zarar görenin şikayetçi olması gerekir. Şikayet üzerine Cumhuriyet savcısı, soruşturma başlatarak suç işlendiğine dair yeterli şüphe oluştuğu kanaatine varırsa, iddianame düzenleyerek yetkili ceza mahkemesinde kamu davasını açar. Örneğin, basit yaralama veya hakaret suçlarına ilişkin şikayet üzerine Cumhuriyet savcısı soruşturma yürütür ve suçun işlendiğini tespit ederse, fail hakkında asliye ceza mahkemesinde kamu davası açar.
Buna karşılık, takibi şikayete bağlı olmayan suçlar bakımından kamu davası açılması için mağdurun şikayetçi olması şart değildir. Cumhuriyet savcısı, suçun işlendiğini öğrendiğinde re’sen harekete geçerek soruşturma yapar ve yeterli şüphe oluşursa iddianame düzenleyerek kamu davası açar. Hırsızlık, dolandırıcılık, belgede sahtecilik, güveni kötüye kullanma, kasten öldürme, yağma, kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi gibi suçlar, şikayet aranmaksızın re’sen soruşturulan ve kovuşturulan suçlara örnek teşkil eder.
Şikayete tabi suçlarda, şikayetçinin kovuşturma aşamasında kamu davasında şikayetten vazgeçme durumu, kamu davasının düşmesine yol açar. Ancak davanın düşebilmesi için sanığın da bu vazgeçmeyi kabul etmesi gerekir. Sanık, şikayetten vazgeçmeyi kabul etmezse yargılamaya devam edilir. Bu durumda mahkeme, suçun işlendiğine dair yeterli delil yoksa beraat kararı verir; aksi takdirde şikayetin yokluğu sebebiyle kamu davasının düşmesine karar verir.
Birden fazla sanığın iştirak halinde suç işlemesi halinde, şikayetçinin bir sanık hakkındaki şikayetinden vazgeçmesi, diğer sanıkları da kapsar (TCK m.73/5). Örneğin, mağdurun üç kişi tarafından darp edilmesi halinde, mağdurun sanıklardan biri hakkında şikayetinden vazgeçmesi, diğer iki sanık için de aynı sonucu doğurur ve dava tüm sanıklar açısından düşer.
Takibi şikayete tabi olmayan suçlarda ise şikayetten vazgeçme kamu davasının akıbetini etkilemez. Mağdur şikayetini geri çekse dahi, Cumhuriyet savcılığı yargılamayı sürdürür. Bu suçlar bakımından sanık hakkında yapılan şikayetten vazgeçme, diğer sanıkları etkilemez. Örneğin, kasten öldürme suçundan yargılanan iki sanıktan biri için yapılan şikayetten vazgeçme, diğer sanık hakkında yürütülen davayı durdurmaz. Mağdur taraf, diğer sanık yönünden şikayetini sürdürebilir ve kamu davasına katılmaya devam edebilir.
Şikayet hakkının kullanımında özel durumlar da söz konusudur. Yaşı küçük çocuklar bakımından, şikayete tabi suç işlenmişse, ortak velayet sahibi olan anne ve babanın birlikte karar vermesi gerekir. Bu nedenle, yalnızca babanın şikayetten vazgeçmesi yeterli olmayıp, annenin şikayetçi olması halinde soruşturma ve kovuşturma devam eder.
Kamu Davası En Fazla Kaç Yıl Ceza Verilir?
Kamu davası kapsamında verilebilecek ceza en fazla ağırlaştırılmış müebbet hapis olabilir. Hafif suçlarda ise ceza süreleri daha kısa olup, 3 yıl ve altı hapis cezaları da yaygındır. Diğer bir ifadeyle, kamu davasının kapsamına giren suçun mahiyetine göre ceza miktarı belirlenmektedir.
Dolayısıyla siz de hakkımda kamu davası açılmış diyorsanız, Çözüm Hukuk internet sitesi üzerinden bizimle iletişime geçebilir ve süreci profesyonellikle yürütebilirsiniz.
Kategori: Genel
Yazar: Çözüm Hukuk
Makale Uzunluğu: 3273 Kelime
Yayınlanma Tarihi: 10 Temmuz 2025
Güncellenme Tarihi: 10 Temmuz 2025